Yonca

mahur bir uçurumun eşiğinden dönüyor zaman
makamların rengi değişiyor
isimler doğuruyor çiçek

yonca mıydı o
dört yaprağı, kadem
koparma nisan geliyor, bırak ıslansın

ıslanayım
kurutmuş dalımı kanlı bir sızı
daha sürgünlerim var, bebeler kadar tomurcuk

kirpiklerim dökülmemiş
yorgun gözlerime
bırak kadavralar düşünsün ölümü ya da soytarılar

ben şehrime dönüyorum
deniz tutacağım
ahşap iskelelerde

midyeler sayacak
içimden mavi tüküren ışık
ipeksi yorganlar sereceğim, kırlangıç yurtlarına

yok çökmeyecek avurtlarım fay çatlakları misali
zulamda bir sürü kelâm
bildiğim her lisandan harfler dizeceğim hıdrellezlere

yarın var
yarın senden önce

ilk ben varım bıraktığım tenha köşelerde
saçlarımın rengi değişecek önce dinle, kuşlukta kuşlar ötünce

sonra omuzlarım dikleşecek
yüküm attım, ağırdım yüreğimden de

ağırlığımdan doğdum
gök yine bana delinince

varsın göğsüme yağsın
göğsümden bütün yıldızlar kaysın...

11 Ağustos 2015 942 şiiri var.
Beğenenler (3)
Yorumlar (1)
  • ben şehrime dönüyorum deniz tutacağım ahşap iskelelerde

    midyeler sayacak içimden mavi tüküren ışık ipeksi yorganlar sereceğim, kırlangıç yurtlarına😙😙😙

    senin şiirlerini bir defa değil iki defa değil üç defa okumak lazım çünkü şiirden ayrılmak zor geliyor bana..kalemin daim olsun..😙👍