Yorgun Umutsuz
gün kızıla dönüyor
yorgunum umutsuz
asfalt rengi bir çayı yudumluyorum
bu kır lokantasında
gün kızıla dönüyor
ve yüreğimde bir hazan yağmuru
nisana inat
oysa sarardı bir yaprak gibi
tüm serzenişlerim
savruldu gün geceden
tüm ızdıraplarım gibi
şimdilerde beyaz bir yalan gibiyim
sana henüz söylenmemiş
şimdilerde bir gözyaşıyım
daha yanağından dudağına düşmemiş
oysa çiğ düşen dudaklarında
rengini çalıyor zaman
bense çoktan sakladım
buğulu bir bakış yarasında
tuzlu gözyaşlarını
hapsettim kendimi
gözlerinin en derinine
zincire vurdum tüm benliğimi
yetmedi bir de kırbaçladım
sergüzeşt düşüncelerimi
ne zormuş yaşamak
çelişkilerle boğuşmak
seviyor,sevmiyor kemirirken beynimi
bir gam melodisiydi bu duyduğum
uzaktan yorgun
işte böyle yalan kokan beyaz gül tanem
işte böyle gün kızıla dönüyor yorgun umutsuz
sense beyazdan kırmızıya çaresiz
yudumluyorum son kez
asfalt renkli çayı
kalkıyorum masadan
gidiyorum
bilinmezlere doğru
yorgun umutsuz....
işte böyle yalan kokan beyaz gül tanem işte böyle gün kızıla dönüyor yorgun umutsuz sense beyazdan kırmızıya çaresiz yudumluyorum son kez asfalt renkli çayı kalkıyorum masadan gidiyorum bilinmezlere doğru yorgun umutsuz....
TEBRİK EDERİM👍👍
Sen gülmeseydin, Ne işim vardı Uzungöl'de, Kurtalan'da, Amasra'da.. Alaz alaz üşüyordum Uçurum uçurum düşüyordum Sen gülümsedin; ölüm başka bahara kaldı... ..............