Yorgunum
İncir ağacının gölgesinde yetişmiş,
hoyratça koklanmış, dikensiz gül kadar
yorgunum.
Doğru bir tane değilmiş,
tükettim tüm yanlışları,
dergâhından kovulmuş abdal kadar
yorgunum.
Kendimin galibi, nefsimin mağlûbu;
sıratı geçmiş mücrim kul kadar
yorgunum.
sorulmadık soruların cevabını aramaktan,
eksik yanımın açtığı yaraları sarmaktan
yorgunum,
Ayan dertlerime gözümle,
mahrem sızılarıma özümle,
gizli gizli ağlamaktan
yorgunum,
Rahmet deryasında,
yundum yıkandım, arındım.
Simsiyah'ı, astım gümüş saçlarında,
vicdanının gölgesinde kuruttum,
beyazı beyazdan silmiş kadar
yorgunum.
diri diri mezara gömülmüş, kız çocuğu kadar
kırgınım...