Yüreğimde Metal Sesleri
Üşüyor sesim
İçimde sözler
Sözler...
Penseler ile açıyorlar sözlerimin içini umudumuza kırmızı ışık yakanlar
Bir demir kalıbın içine girer gibi ben.
Yorgun
Paralel bir döngü gibi her sabah uykudan kalkmam
Neden yürüdüğümü ve nereye gittiğimi sormuyorum kendime hiç
Bir şiir sadece
Bir şiir
Yürürken
Yaptığım tek şey
Her gün gittikçe ağırlaşıyor ellerim
Annemi anımsatan kuşlar uçuyor gökte
Yere bakınca bir yanım buruk
Karıncalara bakışım yok artık
Soğuk bir halı gibi ayaklarımın altında asfalt üşüyor
Yazgım koyu
Yaşamak, sürülmüş bir tarlada yürümek değil,
Merhametle basmak toprağa
İzi kalmadı şimdi
Gözlerimde yeşeren çocuk gülüşlerimin
Bir demirci gibi artık ellerim.
Kolonlarımda filizler
Ben şair
Memleket ve çocuklar için münhasır
İhtiraslarla seçilmiş bir ceza gibi yaşadıklarım
Ölüyorum anne
Bir kitap yazarken ben çocuklara.
Münzevi bir yanımla yastığımın altında benimle büyüyen şiir defterim.
Ne kazaya kurbandı ne de faili meçhul
Bir başka müsebbibi
Alenen işlenilmiş bir cinayetti gülüşün
Olmayan karıma bir çiçek
Yani aşktı
Çocukken sıralara yazdığım şey
Harf harf
Ömer Altıntaş
Güzel ...