Yüzümüzden İlla Serçeleri Fışkırıyor

Kenarları dantelli sırça a ş k kitabımla

Cam peyzajından

Göğe doğru koşturduğumda

Yüzümün tüm paragraf aralarından

“kuşlar fışkırıyor”

Gökyüzü sayfaların alt satırlarına

indiğimde

Mona Lisa portresi konuşamıyor

Gözlerinden dudaklarından kulaklarından

Dil altı bağından ölü sesler fışkırıyor.

Neler oluyor diyor

Bir önceki katmanda ki sayfanın intihar

görevlisi

Ona

Adı dantelsiz olan iskelet sahrasında

Herkesin birbirine küfür ettiğini söylüyorum

h e r k e s i n

Dantelsizin içinde kaypak bir maskeli baloya

düşüyoruz

Önceki sayfanın İntihar görevlisi

Çöl ayaklı hurdacı ve Zeytin gözlü çiçekler ile

İroni sütler satan

Bir paranoyanın paragraf başında

Yakalarımızın ses kontrollerini düşürüyoruz

Zırhlı toprak soyucuların üzerinde açan

İsimsiz partizan ve nazilerin düğünlerinde

Fırınlarda harcanmış insan ekmeklerine

Grant ve siyanür çığlıklarıyla

Ateşle besledikleri çalınıyor tırnaklarımıza

Mösyönün kadın çantasının içinde

Uçuruma dikildiğimizde

Kör kulaklarımızın tonajları göğü görmüyor

Görülmemenin tam orta cümlesinde

İnememle ve Tartışma

Üzerimize grant ve siyanür dökmeden

Sayfanın ortasında patlatıyorlar

Yanaklarımızın allı duvaklarını

Her yer alabildiğince

Siyah yüzlü kanla iksir yapan

Mösyönün ellerine geçiyor

Mösyönün bavulunda ki astarlarımızla

Sayfanın tam ortasından kalkan sahile

Çapıyoruz allı yüzlerimizi

Astarsız yüz dalgalarımızın sesi

Her şeyi sarıp sarmalayıp bağırıyor

Biz sıfır kişiydik aşka bak gel

dediğimizde

Sayfanın ortasında

Smokinli kalem kırığı meftun ile

Bir cenaze evine gidiyoruz

Uzun harflerin üzerine yazılacak

Siyah işlemeli şiir taburesine asılan

Şiirsel dramaları arıyoruz

Orada evlerimizin gür konçertosu

Dantelli sırça aşk kalplerimize

Aşk yağdırdığında

Ta’Niç’ Hiç’le sıfır kişiydik

Gelin damat konvoy ölümlerinde

Kırmızı oyuncak durağında

Aşka bakın imzaya oturduğunda

Yüzümüzden illa “serçeleri fışkırıyor “

Valla aşk olsun işte d i y e d i y e