Zaman Aşk Yarası

Yakarım geceyi tutsak bir şehir gibi
Hangi mevsimin göz yaşısın ruhuma damlayan...

Bir hal var üzerimde,
senden öte ne varsa hepsi yüreğimde
seni taşıyorum üzerimdeki bütün dileklerimde...
Zaman gece yarısı değil.
Zaman aşk yarası...

Bin vuslatta yine tutuşur özlemim,
Ateş değilim ki yağmurlarda söneyim.
Çivisi çakılır dar ağacının her gidişinde,
Ben bir daha sallanırım boşluklarda
bir daha özlemin dolanır bütün hücreme..

K/anarım, dizelerdeki boşluk aralarında
düşey hayatımın iz düşümlerini kurgularken
Noktasız sonlarımda,
Gelincik çiçeklerinin beneklerinde saklı bıraktım seni..

Meşalelerini yakarken yıldız yıldız dileklerimin
Sönmeyen bir sevgi bıraktım
lügatımdaki lila kokulu sayfa aralarında...

Oysa biz eş zamanlı doğmuştuk seninle
bu tarih sayfalarının tarihi olmayan bitişlerin başlangıç noktalarında..

Sitem/karım yokluğunda gece düşer üstüme...

Al bendeki bütün albenilerini,
Kara bir sayfa bırak giderken dipsiz boşluklarıma...

erbey... deli bir yangında küllerimi avuçlarken...