Zavallı Bekleyişlerimiz
Kömür mavnalarında çalışan
yorgun yılgın ve aç insanların
zamana asla teslim olmayacağını bilen
koca göbekli fabrika patronlarına
durun bizi dinleyin biraz diyen
bir nevi haykırıştır bu şiirler
kelepir bir evi pahalıya satar gibi
ölür de alıp başını gider insan
yahut bir savaş esirinin
gözleriyle korkunç bir geleceği
gördüğü halde kaçmamasına sebep
tel örgülerdeki kuşların
uçmak varken konmayı tercih etmeleridir
demem o ki dün gece sen Ülkem oldun
aşkı haymatlos kirpiklerimle
bir tutam nane kokusunda buldum
eski bir kapıdan avluya açılan yolda
yıkıldı yıkılacak bir duvarın dibinden
ömrümün bu en garip halinden uzak
maskeli bir baloda açıp yüzümü haykırdım
siz insancıklar siz bahanelerin esiri
dünyalar aldatan nefeslerinizi tutunuz
uykularınızdan kaçınız yalın ayak çünkü bu
yaşamak dediğiniz martaval da bitecek
artık söylenmesi lazım çaresi yok
mahvolmuş hayatların ardında
zamanın sevgili evlatlarından uzak
hayaller dünyasında yaşayan cüceleriz
külden yüreklerin maverasından dönen
maceracıların aklını da aldı zaman
itiraf etmem gerekiyorsa yakılan kitapların
ahını almış adamlardan umut bekleyemezsiniz