Zebân-ı Insan
Rüzgârın ıslığında hüznün buruk ezgisi
hicran yanığı gözlerde pus
ellerinde karlı güz çiçekleri
her dilden , her ırktan insanlar gelip göçüyor
iz bırakıp ?us'umda insanlar
öykünüyorum ...
-acı , aynı her dilde
her dilde sevinç aynı -
Bir kez açılmaya görsün yüreğim
çatlaklardan süzülen su misali
sızıp gidiyor sözcükler
içime ,
içimin en derinlerine
tuzlu , kumlu denizime ...
Çünkü nehirlerde durmuyor sınırlarda
dağların bir ayağı öte yakadaysa
bu yakada mutlak öteki ayağı ...
Dinledikçe anlıyor ki insan,
hüznün dili, kederin dini, duyguların sınır taşı yok.
Ne kadar cok anlam... Ne kadar güzel siirdi.