Zemheri Ayazları
'Koca çınarımız, annemize...'
Yamandır şu zemheri ayazları
Dal yaprak komaz koca çınarlarda
Söküp alır köklerinden acımasızca
Güneş,kendini bile ısıtamazken
Umut beklemek boşuna...
Buz keser eller, ayaklar
Bir çift buzlu cam
Görmeden bakar boşluğa
Anlamsızca...
Bu eller mi, dersiniz
Hayat verdi sayısız hastaya
Bu diller mi konuştu bilgece
Ve ayaklar...
Demeden kar, kış, asfalt, patika
Arşınladı yıllarca...
En son durağa gelince
'İner misin? ' diye sormazlar ki yolcuya
Bilinir, son yolculuktur bu
Fakat bilinmez
Son durak ne kadar uzakta...
Kırık bir hıçkırık olur vedalar
Düğümlenir boğazda
Ses vermez sesinize dudaklar
Kımıldasa da...
Bazen
Çok köşeli bir daire içinde kilitlenir gizler
Kol kırılır, dili tutulur yenin
Bir başka acımasızdır hastane duvarları
Tanımaz ne giz ne kol ne yen
Yıkar üstümüze tüm kaygıları
Kalırsınız altında öylece
Yakarır durursunuz Tanrı'ya
Bir ışık, bir ışık diye
Bu şiir, anneyi hastanede son gördüğümde yaşadığım şokla yüreğimden dökülenlerdi. Yaklaşık on gün sonra da onu kaybettik. Acıları sona erdi. Artık yok... Mekanı cennet olsun...
Şiire değer katan yorumlarınız için teşekkürler Işın hocam, Nigar hanım ve Emrah...Tarık bey, Fatma hanım...Sayfamı onurlandırdınız... Işıklı yarınlara... Sevgimle...
Hüznü okudum kaleminizden. 👍
Saygılar
DeLi-oĞlan
Analardır adam eden adamı demiş Şair.
Hepsinin eli binlerce kez öpülesi👍
Boğazda düğüm yapan dizeler
Kıymet bilmek gerek sevdiklerimize geç olmadan.. duygusal ve bu özel şiirinize tebriklerimle