Zinhar
sonunu kestiremediğin bir öykü bul
ve
sakla beni
senden başka bulan olmasın
çıkart o hançeri yüreğinden
ve
takviminden sil günleri
bu an yaşanacaklar listesi. yarına kalmasın
devasa bir boşluk seç kendine
ve
bedeninde kutsa
yırtığını söküğünü denkleştirmediğin hazların.
derin bir kuyuya düşer gibi
ya da
kaçınılası bir uykudan kaçar gibi
gir
dudaklarımdan içeri. çökert beni
her yer duvar,
her yer duvarda bile şekilenemeyen garip bir bahtiyar
unut
tarih anılarda bile kalamayan camdan bir yaz
bak
temaslarla biçimleniyor o sevimsiz sayılan ayaz
ve
niyaz
aminleri ile çoğalıyor gün be gün
aldırma desem
nafile
aldır.duy sesimi.. ve kaldır başını acemisi olduğun aşk alınlarına sür
ve
küfürden sayma her terk edilişi
iyot efendi şimdi siler,
kırar testisini. görmüş, geçirmiş zamanlar kahini falını gizler mi
elbette hayır.
bu bir sergüzeşt nöbeti.kulu ve efendisi bilemez; yazar mı dersin akibeti..
sen koca bir geceyi yutuyorsun ya biriktir. diyorlar..
biriktirlmişleri sence ne diye saklyorlar..
zinhar
zinhar hayat!
bence de
kaçırılmaması gereken koca bir tarumar
ve
oyalı gümüşten olma, anadan doğma olunca bak ne güzel olunuyormuş
üvey sevdalar kaçışıyormuş inlerine
ve
gözlerine süremeler çeken kara uçurum aşıkları
nasıl da düşüyormuş patır patır
aslında sapır sapır hayaletleri imiş dolaşan
çıkar çıkmaz sokak adlarının yanı başında sere serpe bir körpe
ve
uzak deniz yolculuklarından korkmuş bir sandal. vurmuş kendini
kah yele
kah
sele..
korkuyor musun
alaklar şehri seni sayacak
ve
sen kabulensen
de
kabullenmesen de
seni
günahlarından ayrı
günahlarınla
kutsayacak..
çok mu bekledin
çok mu
çok..diyeceksin
o
umursamayacak!
sayacak,
sayacak..
ve azalacak
sevdiklerin,sevilmişliklerin ap ayrı
ve
gayrı olmayacak
tene dokunmuş bu
tenle yorulumuş bu
tenden gelmiş, gene gider bu
nefis muhakemesi
ve
mahkemesi görülmüşlerden,
duvarı dokunuşlarla örülmüşlerden bu!
denilip
af
ve
azat
olunulacak..
kasım2011
antalya