Züleyha
biz
kapısına işaret konulan bir kavmin çocuklarıyız
a r a l ı k s ı z kurşun yağıyor göğüs kefesimize
sen durmadan şarkılar söylüyorsun
ölü kuşlar dökülüyor güz yollarımıza
yer çürüğü ifrit kokuyor gül bakışlım
bilenmiş bıçak gibi boğazımda sevdan
kokusunu hissediyorum ölümün
yüzümde acı bir gülüş
ve dudağımda küflü tütün tadı
suskun bir alfabe filizleniyor bakışında
kangren gülüşler saçıp geçiyorsun yalnızlık sokağımdan
ardından dağ rüzgarları esiyor avuçlarımda
soluğumda kül kokusu umman
aykırı bir türkü gibi dolanıyorsun dilime
ellerindeyim
kirlenmiş sözcüklerle haykırıyorum adını
esmerliğin sızıyor güz kokusundan
ç’akıl taşlarında münzevi bir ağrı
devşirme bir soluk
kuy(t)u karanlığında gecenin
sus’adım aşka
rehberimsin
kalbine giden yolda beni yalnız bırakma
düşerim kuytu karanlıklara
pusulasız kalırım sevda yolunda
üşürüm Züleyha
efsunlu dudağından savuştur günahları
küfrün saltanatında aşk ölüdür
kırılan kemiklerimizi inşa et göğün kınalı bulutlarına
aşk tarikatında recm ’edilir vazgeçişler
sen beni taş mı sandın Züleyha
15 Nisan 2015 Kayseri
Bu seri bir başka Barış şair, yüreğine sağlık selamlar
Şiirlerde Züleyha rüzgârı bu gün. Bir ihtişam da Çiçeğin Barış ından gelmiş..;) Sevgiler