Ali Ağanın Dinlenme Tesisleri

Gerçekleri söylemezsem veya yazmazsam önce bana bu iradeyi veren Rabbime,sonra sevenlerime ihanet etmiş olurum ve kendimi affetmem.Nerde olursa olsun çalışan herkesin alın terlerinin karşılığı vardır,yani emek olmadan yemek olmaz.

Haftalardır konuşulan zam oranları nihayetinde açıklandı; memnun olanlar kadar memnun olmayanlar,işi aksatanlar da var,yemek saatlerinde olsun,çay saatlerinde olsun iki kişi yanyana gelse gündem belli: zam.

Kimse kimseyi silah zoruyla çalıştırmıyor ve birkaç kişinin işi bırakması dünyanın sonunu getirmez.

Karışan görüşen yok,elinde telefon,önünde çay,salına salına çalışanlar,maaşlarının az olduğundan yakınıyorlar,köy kahvesindeymiş gibi bacak bacak üstüne atıp sigara içerek.

"Bu maaşa da çalışılmaz ki."

"Bizim otel çok zam vermiş ha, gece gündüz çalışılır."

Yönetimle bazı sorunlar yaşamış olsam da ekmek yediğim yerin hakkını savunmak yalakalık değil,insanlıktır.Sezonluk oteller veya işletmeler dolgun maaş verirler ama burnunuzdan da getirirler,yedi aylık iş için sizden bir ömür fedakarlık etmenizi isterler neredeyse.Kasım ayı geldiğinde patron cebini doldurur,müdürler zarar ziyan ettik diyerek tüm personeli evine gönderir ve kimse yüzünüze doğru bakmaz hatta ölseniz bile arayıp sormazlar.

Ali Ağa'nın Dinlenme Tesisleri'nde disiplin yok,personellerde kalite yok, lakaytlık çok, yöneticilerde 'yönetim'ruhu yok,israf çok, bölümlerde kesinlikle adam çok ve en önemlisi zam da çok.Yediğimiz önümüzde yemediğimiz ardımızda.

0n dokuz bin maaş alanlar günlük on dokuz iş yapmıyor.

On yedi bin maaş alanlar günlük on yedi iş yapmıyor.

On üç bin alanlar da öyle.

Ganyana getirmek isteyenler olacaktır bunlara kulak asmamak lazım her iş yerinin başrol oyuncuları vardır bu tip konularda.