Anasına Bak

Anasına bak kızını al,kenarına bak bezini al demiş atalarımız ama bizler genellikle birinci sözü daha çok kulllanıyoruz her nedense.Anasına bak kızını al,sözü yanlış anlaşılmaya yol açsa da işin aslı şudur:

Çocukların yetişmesinde babadan çok anne etkilidir hatta baba sevgisinden anne sevgisi fazladır da diyebiliriz;bir kızın model alabileceği tek kişi annesidir ya da annesi olmalıdır.Oturup kalkmasını,konuşmasını,giyimi kuşamı ve ev işleri gibi birçok faaliyetleri annesinden öğrenir,öyle ki annesinin en büyük arkadaşı ve yardımcısı kızıdır.

Günümüzde "eski kuşak-yeni kuşak "çatışması var mı,bence var,gerekli araştırmaları ve açıklamaları bu işin uzmanı olan sosyologlara bırakmak lazım.

Her anne istediği gibi kızını yetiştirebiliyor mu veya her kız annesi gibi olmak istiyor mu,bence ikisi de hayır,bu konuyu da psikoglara bırakalım.

"Cennet annelerin ayakları altındadır."Anne,kutsal olduğunun bilincine vararak kızıyla nasıl bir iletişim kurmalı ve kızının da ilerde bir anne olabileceğini düşünerek onu nasıl eğitmeli,bunu da din görevlilere bırakalım.

Atasözlerinde restorasyon çalışması yapılabilir mi ve atasözleri her çağda her koşulda hep doğruyu mu sözlerler,bu da halk bilimcilerin konusu.

Annesi farklı bir dünya kızı farklı bir dünya artık ne "sofrayı kur"diyebiliyorlar ne "bulaşıkları yıka" ne de "şunu giyme!"Annesi kapalı,makyaj nedir bilmez;kızı boya kutusu gibi.Dahası da var,mini etek,ince bluz,topuklu ayakkabı,dalgalı saçlar,bacaklarında veya kollarında çeşitli hayvan dövmeleri,burnunda, kulağında,dudağında,kaşında piercing,yatak odasında giydiklerini sokakta ve pazarda utanmadan dolaşabilen,dilinden küfürü düşürmeyen...

Ne annesini ne de babasını dikkate alan genç nesil yetişiyor ne yazık ki."Ben kimseye karışmıyorum,kimse de bana karışmasın,"diyerek ailesine kafa tutan,'bireyselci'adı altında beyinleri yıkanan genç nesil...

Anasına bak kızını al,tezi çürür mü bilemem ama hisler çürür,ahlak çürür,değerler çürür...