Beyaz Sarıktan Sarı Barete Doğru

Hikaye büyük, mâcera sonsuz. Her şeyi en önden ve önceden seyreden seyircileriz. Bu sinema da kendinize zerre güvenmeyiniz.! Dinozorlar 280 milyon yıl hüküm sürmüştü.! Şu noksansız güzelliğin tam ortasında güne de, geceye de doğan ve batan noksanlarız. Vaktiyle görevim sebebiyle 45 insanın soğuk bedenine dokunmuştu ellerim. Evet! Ben bir ölü yıkayıcısıydım. Artık ölüm o kadar sıradan ki benim hissiyâtımda..!

Ailesine yıllarca zulmeden babadan, 76 yıl sigara içen Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığına yakalanmış bir Çolak Hüseyin'e, 1982'den beri aynı meyhâneyi işleten bir Kızılbaş'tan(!) 18'inde hayattan kopan gencecik bir fidana, Abdest alırken kalp krizi geçirip ölen hacı amca'dan taşları ince sıva kumu haline getiren makinenin içine düşerek paramparça olan 32 yaşında 3 çocuk babası sevdiğim saydığım bir abime kadar 45 beden.

Kimisi gülüyordu, kimisi ağlayarak ölmüştü. Kimisi hasretini çekerek, kimisi sonrasından ürkerek. Kimisi uçak inişe geçtiği zaman, kimisi "Hocam görüşürüz, iyi akşamlar" dedikten 10 dakika sonra. Sebeplerin çağından geçiyoruz değerli büyüklerim. Yatağında ölen insan hâline şükretmelidir. Ve Allah "Ölümün bile hayırlısını versin" değil, Allah "En önce ölümün hayırlısını versin" demeliyiz. 

Ve modernoğlu görmek istemezdi ölüsünü. Kapıda Porschesi, bacağında yırtık kot pantolonu olan erkek evlat korkardı babasının morarmış bacağından. 

Ölü, gözlerin görebileceği en büyük hakikattir. Hatta o kadar ki üzerini sahrâ çölünde ki bütün kum taneleriyle örtseniz bile tek hakikattir. Lütfen şu kasvet dünyasında birbirimizi üzmeyelim, kalp kırmayalım. Lütfen.

29 Nisan 2024 1-2 dakika 8 denemesi var.
Beğenenler (3)
Yorumlar (3)
  • 7 ay önce

    Hayatın tek gerçeğini kaleme alışınız güzeldi Sayın Cerrah güzel paylaşım ve güzel Türkçe için teşekkür ederim

  • Ölümün yarını olmadığını, yaşaman bir sonraki dakika da bile son bulacağını unutmadan... kalp kırmadan, hak yemeden, sevmekten vazgeçmeden yaşamalıyız aslında... ölümün hakikati aşikâr.

  • 7 ay önce

    Bez gibisi var mı sarık gibisi yok ki? İpten örülen bez yırtılsın iple yine dikilir. Hayatta canla örülür canla iyileşir. Her şey bir gün tıp olabilir. Doktorlar yıllarca tıp okurlar. Bir gün doktorda bir şey yapamaz. Aslında ölüm komik. Asıl öğrenmek acı. Ölen birisinin cesedi yıkayarak öldüğünü içselleştirerek öğrenmek çok katı bir acı. Öğrendiğimizi unutup işimize alışmak bir nebze iyi gelir bize. İşte bize acı veren o duygu bir gün ölür. Ama tüm duyguların ölmesi bir ölü karşısında tüm duygularımızı öldürmemiz mümkün değil. Yakınlarımızı kaybetmemiz çok acı. Sarıktan barete insanlık acı bir şekilde öğrendi. Sarmak tedavi ederken baret takmak korunmaktı. Tebrikler.