Dört Yanlış Bir Doğruyu Götürür
Hani çocuklar, okullarda test sınavları olurlardı; öğretmenler de derlerdi, 'dikkatli çözün, bakın dört yanlış bir doğruyu götürür' diye. Peki bu yanlışlar, doğruyu götürüp daha hiç mi geri getirmez ? Başına bir iş mi açacaklardı yoksa ? Tek başına kalmış doğru, etrafında dört tane yanlışı görüp korkup kaçtı mı ? Ya da şöyle de diyebiliriz. Neden üç yanlış değil de dört yanlış ? Bu kadar kalabalık olmanın lüzumu var mıydı ? İki yanlış, neye yetmiyordu ? Birisi sağ kolundan, diğeri sol kolundan götürselerdi ya. Bu doğru, çok mu güçlü gözüküyordu ? Hiç sanmıyorum. Belki de güçlü, kuvvetlidir. Yanılıyor da olabilirim açıkçası. Belki de anca bu kadar yanlış, tek doğruyla başa çıkabiliyor.
Öyle olsa, şiddete başvururlardı. Hani ya kavga yok, gürültü yok. Birbirlerine bağrışları yok. Sessiz sedasız götürüyorlar işte. Bu müdahaleye karşılık vermeyen doğru, kendi rızasıyla gidiyor. Gidiyor da nereye gidiyor ? Yerini bilen varsa söylesin. O da ayrı bir muamma. Düşünüyorum, belki de karnı açtır; bir güzel karnını lokantada doyurup getireceklerdir günün birinde. Belki de en yakın dostu, akrabası vefat etmiştir de, bunu tenha bir yerde uygun bir dille kendisine söyleyeceklerdir. Ya da bir çocuğun istikbalini kurtarmak için; doğru, onlara bu işin çok ters olduğunu anlatıp adeta yalvarıyordur, yapmayın, etmeyin diye. Sürekli bir pazarlık içinde de olabilirler. Her türlü ihtimal olabilir, olmaz değil. Kafam çok karıştı ki sormayın.
Amaan boş verin siz. Ne demişler ? Satan razı, alan razı. Bize pek laf düşmez. Kendi araların da mutlular mı ? Mutlular bence. Baksanıza aralarında su sızmıyor. Ben de anlaşamıyorlar diye onları ayırmaya çalışıyorum. En iyisi kaçayım ben. Neme lazım, dayak yerim şimdi durduk yere. Hem geçinip gidiyorlar. Ne o dört yanlış, bir doğruya dargın; ne o bir doğru, o dört yanlışa dargın.
Güne düşen deneme yazım için sonsuz teşekkürler.
Ne çok sınav, test olduk gençlik yıllarında... Onları geçelimde arkadaşlar arasında birbirine yanlış yapanlar olduğu zaman kaç yanlış bir doğruyu götürürdü acaba? Gençtik, kanlarımız deli akardı haliyle, yapmışızdır yanlışlar arkadaşlarımıza farkında olmadan, belki de bilerek bilmeyerek. Kimi durumlarda bir yanlış bir doğruyu götürmüştür, kimi zamanda belki beş on yanlış bile bir doğruya feda edilmemiştir, arkadaşlık bağlarıyla... Kutlarım Enes Kardeşim selam ve saygılar...