Kiracılar
Devletin uyguladığı yüzde yirmi beşlik zam sınırlaması yarın itibariyle son buluyor,gözü aç olan ev sahipleri artık muradınıza erdiniz,gözünüz aydın.
Kira rekabeti artık başlamıştır.
Boş bekleyen dükkan ve daireler görücüye çıkabilir.
Asgari ücret on yedi binmiş,kimin umrunda?
Bir evde tek kişi çalışıyormuş,kimin umrunda?
Çocuklarının okul masrafları olacakmış,
Birikmiş faturaları,kredileri varmış,kimin umrunda?
Kiralar kimi yerlerde asgari ücretin iki katı veya üç katı olmuş,kimin umrunda?
Sayın ev sahipleri kiracılarınızı seçebilirsiniz;
"Çocuklu aile olmasın gürültü yaparlar."
"Bekar olmasın eve ne zaman gelip gittiği belli olmaz."
"Öğrenci olmasın,arkadaşları çok olur rahatsız ederler."
"Mevsimlik işçi olmasın,evim yılın yarısı boş kalır"
"Evimde köpek beslemeyin, her tarafı kirletir."
Eskiden ev alma gibi bir hayalimiz vardı ancak günümüz şartlarında bu pek mümkün değil çünkü ev almak için bir işçinin normal maaşı en az kırk bin- elli bin olmalı ki yirmi bin kredi ödeyebilsin aylık.Bu düzenin sağlıklı olmadığını söylemek,suç olmasa gerek,dünyada mekan,ahrette iman diye boşuna dememişler.
Ev sahibi ile kiracı sorunlarının bir son vermesi dileğiyle...
Alternatifler ne olmalı:
* Dar gelirli vatandaşlarımıza kira desteği verilebilinir.
*Emlak sektörüne ve banka kredilerine düzenleme yapılarak halkı ev almaya teşvik edilerek piyasa yeniden canlandırılabilinir.
*İlgili bakanlığa veya belediyelere bağlı konutlar oluşturarak kiraya verilebilinir böylece hem kira artışı önlenmiş olur hem de depreme dayanıklı sağlam binalar inşa edilmiş olur.
*Kiracılar bazı vergilerden muaf olabilir.