Doğru Yol

Felsefede iyi-kötü,doğru-yanlış,güzel-çirkin kavramları hep tartışıla gelmiştir çünkü bunların kesin ölçütü yoktur,göreceli kavramlardır. " Hak bildiğin yolda,yalnız da olsa yürüyeceksin,"demiş Tevfik Fikret ama bu sözü o yıllarımda duymamıştım.

Turizm okulunda yatılı olarak kursiyeriz,okul ile çarşı arası yirmi dakika falan sürüyor ama bizim için sorun değil hem geziyoruz hem eğleniyoruz,hayatımızda ilk defa denizi görmenin heyecanını yaşıyoruz.Bazen çerezlerimizi alıp dalgaları seyrederken hayallerimizden konuşuyoruz,arkadaşlarla kardeş gibi olduk.

Akşam karanlığı çökmüş,sokaklardan el ayak kesilmişti,arkadaşla çarşıdaydık hep aynı gidip geldiğimiz yol dururken başka yola saptık orasının daha kestirim olabileceğini düşünerek.Doğru ve upuzun bir sokakta ilerliyoruz,arkamızdan bir köpek havlaması duyduk, döndük baktık ki dört nala koşuyor köpek aramızda otuz metre ya var ya yok.Öyle bir kaçıyoruz ki maraton koşucuları yanımızda halt etmiş,can korkusu herşeye bedelmiş onu çok iyi anladık,yaklaşık beş dakika koştuktan sonra takatimiz kesildi, bir evin bahçesinin demir parmaklıklarından kendimizi atınca kurtulduk,insaflı köpek havlaya havlaya yoluna devam etti,bizler de derin nefes aldık.

İnsan doğru bildiği yolda bazen nelerle karşılaşacağını bilemeyebiliyor.

04 Kasım 2024 1-2 dakika 545 öyküsü var.
Yorumlar