Gizli Saklı İşler

Havaların ısındığı,otların yeşerdiği,ağaçların rengarenk çiçek açtığı ve kuş seslerinin düet yaptığı bahar aylarında,gizli saklı işler boy göstermeye başladı.Laftan sözden anlamaz,utanma bilmeyen,sokak ortalarında,çatılarda ve balkonlarda,azgın boğalar gibi,birbirlerini kovalayanların çıkartıkları gürültüler insanı bazen rahatsız ediyor:

"Polise şikayet edeceğim,"deseniz,"onlar bizi senden çok severler,edebilirsin,"diyecekler.

"jandarmaya vereceğim,"deseniz," onlar bize senden iyi bakarlar,"diyecekler.

"Cimer'e,yazacağım,"deseniz,"bizden de selam söyle,"diyecekler yani haklı iken haksız duruma düşeceğim ayrıca;

"Gece yapmayın bu işleri,"desem olmaz,gündüz yapmayın desem olmaz,evlerde yapmayın desem olmaz,caddede yapmayın desem olmaz,diyecekler ki:

"Doğa senin babanın malı mı?"

"Suç işliyorsunuz derhal vazgeçin,"desem,

"Anayasanın hangi maddesinde yazıyor çiftleşmenin yasak olduğu,"diyecekler.

"Günah işliyorsunuz tövbe edin,"desem

"Günahı ve sevabı senden iyi biliriz, günah sizler içindir,bizler için herşey mübahtır."diyecekler.

"Evlenin bari,"desem,"tek eşlilik bizim doğamıza aykırı "diyecekler.

Her sabah telefonla arayarak hayır duasını aldığım köyde yaşayan yaşlı anam,mahalledeki kedilere çorba yaptığını söylediğinde şaşakalıyorum hem de domates veya tarhana çorbasını.Bazen "kedilere aş yapıyorum,"der yani kedilerin aşı;makarna,erişte,menemen ve pilav...

Penceremin önümde et tavuğu gibi yürümekte zorluk çeken birisinin miyavlamalarına dayanamıyorum,en yumuşak yerinden bir parça ekmek atıyorum yemiyor,peynir atıyorum beğenmiyor,çiğ et atıyorum söver gibi gözüme gözüme bakıyor.

Elimde olsa hepsini toplayıp bir haftalığına köye göndereceğim,boşuna "nankör"dememişler bunlara hem tembel hem de zevzekler.