03:15
Akrep yelkovanın ensesinde
Saatler üçü çeyrek geçmekte
Kırılmış o delinmez mühür
Hayat bulmakta bir adam yeniden ellerinde.
Nerede, nasıl, kim
Söyleyemez ki fikrim
Göğüm büyülü saçların
Orada boğulmak isterim.
Bir hoşluk barındırıyor bu sessizlik
Bozmayıver, tut ellerimden
Bir kasırgadan hallice sensizlik
Doymaz bu beşer kendini aczettirmekten.
Görüyorum şimdi gözlerinin hayatıma kattığı rengi
Ne duru bir kıyıdır dudakların, öpsem;
Tanrının yansıması düşecek
Ne melankolik ritimler bunlar, nasıl bir küfürdür sesinin zehri şiire.
Şimdi ellerimde doğmamış çocukların gülümsemeleri
Cebimde hüzün kent'in bozuk silüetleri
En şehvetli sevapların kazanıldığı bu yerde, bu günah şehrinde...
Alnından süzülen tek bir ter damlasını
Gözlerinden akan masum gözyaşlarını
Hayata açılan pencerem olan nefesini öpmek istiyorum.
Karanlığını ıslak bir peçeteyle veyahut
Günahlarını iliklerime hapseden ne varsa bir zıvanaya sıkıştırıp soluksuz kalmayı.
Ve söz veriyorum sana; yegâne dostun benim
Elim eline değmeden
Ruhunun sularına vurmadan
Meşakkatle
Yılmadan, utanmadan, bıkmadan.
Seni istiyorum...