Bir Akşam Güneşi Ayrılığı

Aklına gelince
çok ağlamıştı
bıyığı terli çocuk,
hacı evinde
önüne konulan
kompostoyu yiyemeyip
kaçınca,
çok büyük
günah olduğu...

Biraz yanımdaki
sandalyeye oturunca
hep öpmek isterdim
yanağından sevgilimi eğilerek,
kendimi pizza kulesi gibi
hissederdim
bir gün sevgilimi öperken
sandalyeden düşünceye dek...

'Kendimi
ne kadar laik görsem de
hiçbir zaman beni
engelleyemedi,
aşık olduğum kızın
baş örtüsüne taktığı
iğne olma isteği...'

Gökyüzünden
paraşütsüz
aşağı atlamak gibidir,
onun dudaklarından
bir tutam
almak...

Önümüzdeki
sıcak çayın buharında
ve otururken
faroz limanındaki
balıkçı kooperatifi masalarında,
balık gibi kaymıştı
sevdiğimin elleri
bir akşam güneşi
ayrılığında...