Buğulu Gökyüzü
Onca güzelin içinden, bir seni gözüm tuttu,
Gülen gözlerin var ya, hemen aklım uyuttu,
Bunca insafsızlık niçin, kalbin niye unuttu,
Sema da da göremem ki, buğulu gökyüzü..
Bir olsak ta olmasak ta hep anacağım,
Dönersin diye beklerim, açık kucağım,
Aşkının ateşiyle böyle kül mü olacağım,
Külüm göğe karıştı, buğulu gökyüzü...
Dedim, eşe-dosta, beni, aramasını söyle,
Çözüm yolu bulaydın, ayrılmazdın böyle,
Neden - niçin bunlar, bari gerçeği söyle,
Ayrılık yaradı sanma, buğulu gökyüzü...
Kalp lime lime doğranmış, acını duyuyorum,
İşin içinden çıkamadım, kaderime uyuyorum,
Daha ne vereyim ki, sana ruhum sunuyorum,
Boş nedenle çekip gittin, buğulu gökyüzü...
Sesime cevap ver, şu halime, dön bir bak ta,
Yalnızlığımla kaldım, dün akşam yine parkta,
Görünmemen neden, bu şehirde, bu sokakta,
Ayrılığı kim sever ki, artık, buğulu gökyüzü..
Farz edelim bu aşkta, sen hata, hiç yapmadın,
Hayalimin süsleyicisi ni, sanki sen katmadın,
Umutsuzluk, buz gibi, gecesinde sen yatmadın,
Kendi penceremden bakarken, buğulu gökyüzü...
Karşındakini anladığında, insan yüzü görülür,
Dertlerden anladığın ne, hepsi bana örülür,
Yorgun düştü yüreğim, aşk yoluna sürünür,
Düzeltmek imkansızlaştı, buğulu gökyüzü..
Aşkım gittin gideli, gece - gündüz hep ayaz,
Üstüne, üstüne eklenir, sen siz yaza, her yaz,
Kara dünya bana, sana dünden bem beyaz,
Sen neyi biliyorsun, bana, buğulu gökyüzü....
Veysel Kimene
Sevda Şairi
(Kemal Yenice)