Çizik Sima
Adım, beni sana yaklaştırırdı çağırsaydın.
Yakınlaşmak için zamanda yürümek gerekli miydi yıllarca?
Geçmek bilmeyen upuzun zamanların ve çabucak geçip giden o anların hiç hatırası kalmadı gözlerimde.
Gerçi "zaman mefhumu kalktı zahiri gönlümden" demiştim seneler evvel.
Yolculuklarım, muteber mutlulukların yanında hüsranla sonuçlanınca, hak edip etmediğimi bilemediğim bir yalnızlığa sürüklenerek çekildim hep.
Çeken kimdi? bilemiyorum.
Mevsimler, akrep ve yelkovan gibi birbirini kovalayıp dururken, dünya bir turunu daha tamamlıyor güneşin etrafında.
Yüzümüze bir çentik daha atıyor zaman, ömür denen hapishanede...
Gardiyan belli, suç belli, hüküm kati.
19.01.1439
"Soğuk seven bahar"