Dökülsün Yildirimlar

Bıraktım hayata dair kurduğum düşlerde mutlu olmayı
şimdilerde düşte kurmaz oldum ya
nedir nedendir bilmiyorum
sürgünde geçirdiğim hasret dolu yıllarda öğrendim
umudun yavaşça yok eden bir zalim olduğunu.
Bazen aşk hikayelerinde
bazense sevdalı mektuplarda
ve bilmediğin şiirlerimde söyledim durdum
inandım 'umut' denen cellada.
Gidişlerimi hatırlıyor musun bilmem
sana gelirken bile aklımdaydı ayrılığın o soğuk bakışı
seni severken bile söküp atamamıştım içimden
ben seni anlatan her türküde ismini mırıldanırken
sen uzaklarda bir yerlerde sadece ümittin benim için.
Ama bu yetmiyordu bana yetmeyecekti,yetmemeliydi.
Sen tarihin unutulan sayfalarında ismi yazılı,
bir mazi kalıntısı olarak kalmamalıydın.
Sen hep aşikar mahcubiyetlerin,
nazenin masumiyetlerin simgesi olmalıydın.
Ve kalbimin en derin yerinde boğulmaya mahkum edilmeliydin.
Hey sen! Sevgili,
Elbet birgün bu koca şehre de güneş bir kez doğacak,
penceremin panjurlarından süzülen o nur deryası,
yüzümde gülümseyip,yalnızlığı boğacak.
Aç perdelerini semaya dalgalansın yürekler,
'Gel' de bana,
'Al' de 'beni' yar,
Kırılsın tüm bilekler,
bir kez de naylonlaşmadan 'seviyorum seni' de yar
patlasın içimdeki umman
ve dökülsün yıldırımlar...

01 Şubat 2011 14 şiiri var.
Yorumlar