Eskiye Dair
Geçmişle geleceğin arasında sıkışmışlığın
Tüm duygularını toplasan bir gelecek etmiyordu
Bunu bilen sen, hep bi kaçmışlığın
Nereye kaçsan korkuların kaybolmuyordu
Kafiye kaygılı şiirler kadar samimiyetsiz
Ki ilk dörtlük, bunu ispat etsin diye yazılmış
Ve bu yaşadığım tüm sevgimin kanıtı
Satırlarım kalemime sarılmış, duygularımı beklemekte
Duygular beklenir mi deme, deme işte kolaydır söylemesi
İlham perisinden değilde, gözlerinden beslenmek
Ve her şiirde aklına gelen benzetmelerden,
En güzelini, sana en yakınını seçmek
Aslında hiçbirinin sana kadar benzeyemeyeceğini bilmek
Çaresizliğin kanıtı değilde nedir söyle
Güneşe benzetmek isterim altın saçlarını
Oysa yoktur kokusu güneşin, saçların kadar güzel
Ellerin, pamuk saflığında yüreğime paralel
Pamukta sıcak değildir, ellerin kadar
Gülüşün, masumiyetin ispatı niteliğinde
İki yanakta, iki çukur
Bu an ise benim gönlüm denginde
Benzetmeler yetersiz kalır senin yerine
Oysa tam tersi olmalı, güneşi sana benzetmeliyim
Masumiyetse senin ispatın olmalı; tüm benliğimde