Gelme Teraneleri
Uzak başlangıçlar ancak
Bir yangının duasını küllendirir
Sen/sen olamamışsındır aslında
Çarpma çarpık bir rolün içinde
Aynalara küsmüş kuş kalbin
Her çırpınışta kendine
Muhkemsin...
O rolü yaşa!
Bu role adaptasyon
Boynuna sevdanın kementleri asılmış
Yüz karası yalnızlığın girdabında yüzün
Seni sen olmaya bırakmamış
Bu kaldırım bu izbelik/
Sokak kedileri çalmış gülüşünü
Bir kadehin şuhunda dökülmüş ağzın
Zabıtalar toplamış bitli yastığını
Çürümüş acıları...
Sana dönecekler biliyorum
Sokak çalgıcıları/
Zaman dilencileri
Kuru ekmek ayazları
Hercai menekşe
Kuruyan dudaklar
Amma velakin!
İzin geçer artık bu şehirden
Ellerine iki metelik buruşturulmuş
Çocuklar gider ardından/
Dibi oyulan mevsim
Katledilmiş ağaçlar
Gelme teranelerini bırak artık
Sen çoktan kavuşmuşsun Mevla'ya
Bize de yer ayır oralardan çınar altı olsun
Bir kahvede okey atarız belki belli mi olur
Bu dünyanın içini kurtlar oydu
Yaşayan ölüler şehri/
Zamandan...
Uzun zamandan sonra şiir okumanın hazzı bir başka oluyor usta. kaleminin ilhamı tükenmesin..Kutlarım..😙👍
ustasın arkadaş çok beğendim tebrikler