Gitmeliyim
bu beklemekli yaşadığım düzenden
kentin lodos'a mahkum kervanında ki
her yaprak gibi dağınık bir halde
ve savurarak kendimi ismini bilmediğim adreslere
gitmeliyim,
kuşlar gibi sıcak iklimlerle bezendirip takvimleri
eşsiz ve bir bütünün parçası olmadan
son soluğum ve son sözüm düşene kadar
manasını tatmadığım kelimelerin hayallerini
solmak üzere bırakarak yaşadığım odalarda
doldurarak valizi en iyi tattığım,
yegane alışkanlığım yalnızlığımla
gitmeliyim,
ya rıhtıma vuran dalga seslerinde bi tekne ile
ya da rayların yazgınsında ki trenin dumanında
bu aşık haleti ruhiyetimin alışkın olmadığı
şiirsiz ve beklemeksiz düzene
yeni bir sayfa'da başlayabilmek adına
gitmeliyim sadece