Heyula Düş

saat 2 ye 5 var ,

gece tüm heyulasıyla çökmüş sabahın üstüne
girdabına muamma eklenmiş bir acı, sorgular gibi
derin bir girdaba gark olma gibi
vaveylası her hıçkırığın
kırılır kabuğunda ruhum



tan yerinin ağarmasını bekler alıcı kuşlar
yürüdüğün yollara yüzümü süresim var şimdi
ucuza satılmış bu caan haraç mezat
nefesimi saldığım bu gök yabancı bana
yüreğim örsünde d/öğülür derin bir düşünüşüm.



saat 2 yi 5 geçiyor ,

yalnız ben yokum bu dört duvar içinde
sol duvarında asılı resmin
pencere önünde bir koltuk
ve sensizliğin gel- gitleri
dağınığım çeperinde kutsanmış bir suyun
azar azar içilirim gayyadan sökülen kutsanmış günahın
yavaş ve kısa adımlarla ilerledim pencereye
buğusu katmerlenmiş cama adının ilk harfini yazdım
sonra pencerenin yanındaki koltuğa oturdum
uzun uzun baktım nefes aldığın bu şehre
kokun yayılmış bu karanlık girdaplı geceye
sal ömrümün her safhasına saclarının telini
say telaşlı yıllarıma akrepli yelkovanı


saat 2 yi 25 geçiyor ,

ben
ve benden öteki sen
araftayım anla yar..
bu kaçıncı sonbaharı ömrümün
bir çocuğun gözyaşı kadar temiz ve berrak,
çiselerken hayatıma umursuz fergat
aslında ben seninle
1 ile 2 gibiyiz benden önce sen senden sonra ben
ben seninle bir artı bir gibiyiz
eşitleniriz aşka dair