İki Sancı
Biri bir dağın üzerinde
Biri bir başka dağın...
İki sancım var benim.
Doğumunu uzak hayallerin sınırlarında
Haddini aşan yalnızlık şarkılarıyla bekleyen...
Sevgili dünya,
Senden ilk defa kararınca tahammül diliyorum.
Biliyorum
Daha önce sana sırtını dönenler içinde de
Aynı tasaları sayıklayanlar vardı.
Belki içine saklayacak kadar
Upuzun gecelerin
Karanlık mahzenlerin bildiğimiz kadar
Geniş değil dardı.
Ama kaçanlar için
Kırmızı şehlalığını sırtına giyen şamanın
Dağları
Ve
Yaban ördeklerinin yeşilliği kuşatmıştı onları
Onlar,
sığmayacak kadar çoktu
Ben ise
Çok olmayacak kadar sığ...
Sevgili Samanyolu,
İki sancım var benim
Biri bir gezegenin yükleneceği kadar ağır
Biri bir diğer gezegenin...
Hangisini seçsem uçurum
Hangisini seçsem kördüğüm.
Gördüğüm
Gece rüyalarımda bir kara sakallı ihtiyar.
Yılların eskittiği bir çıkmaz
Çıkabilsem sancılarımı da sevmek isterdim.
İki sancının biri tarihin en eski yarası
Ya da kalbimin dönek karası
Emin değilim.
Olabilsem
Dokunmayı isterdim parçalı ruhların kanatlarına
Ellerimi çekmeden, çekemeden
Yakardım parmaklarımı.
Kanatlar parmakları yakar
Sancılar kaybolmuş insanları.
İki sancının diğeri modern zaman hülyası
Ya da kirlenen zihnimin fukara telaşı
Bilmiyorum.
Bilsem
Kendimi atacak uçurumları okşamaz
Boğulacak denizleri düşlemezdim.
Sancısını düşleyen insanın düşleri de sancılıdır.
Sancılı gözler,
Doksanların tüplü televizyon yayını kadar
Karıncalıdır.
Karıncalar sancıları da taşır mı sırtlarında?
Kutluyorum bu güzel şiirinizi gönülden
Gün Eksilmesin Pencerenizden
Saygılar Sevgiler
Evet Sn. Emrah Bey, karıncalar bütün yükü taşırlar! Kutlarım şiirin güzel olmuş, yüreğine sağlık.!
Sancılı, karıncalı duygusal olarak Ultra HD bir şiir. Kutlarım güne değen şiirinizi Emrah bey, nicelerine.
Saygılar...