Kibirli Aynalar / S'esteki Diri Mezarlık



Işığı görünce ışıyorsun yıldızlar gibi sitare dedi adam

Yüzler panaromik erguvani ,o resmi geçitte diye seslendi cüce !
Söyle hangisi gerçek..
Sizsiz aynada sırlarla geçecekti zaman.
Neredeydi sahi gelecek...
Kadın bir duman çekti cigarasından
Ne çok ölmüşsünüz dedi tanrı ...

Barikatları aşan asil,asi yağız delikanlılar gibi bitirim bir gülüşü savunuyorsun göğün alnında duman oluyor cigaran ,derken havalandı Zümrüdü Anka bacak arasından...

Kahvemden bir yudum almamı izliyorum aynadan,aynasu suret.. ki aman Allah’ım bu ben miyim dedi hiçliğin sesi ,içinde yangın ayin...
Bacak bacak üstüne atıyorsun
Göğüsler fora
Degajene konuyor adamın bakışlarında kül olan kuşlar
"Toparlan" dedi Nebahat!
O bozmadı istifini...


Adam ne çok özlüyor bilsen,o senin olan serin selinliği ,kendine gel dedi h/iç sesi bu sefer tanrı anısına bir bilet kes dedi biletçiye ,tek gidiş olsun maviye...


Adamın bileklerinde yangı
Karınca istilasında ,emek kırığı ayaklar çıplak
Kadının topuklu ayakkabılarının şıngırtısı çın çın çınlıyor garda.
"Sorum yok,soranım yok "çalıyor
Ankara’da...

Limon kokusu belki o yazdan kalma renk ki unutamadığıydı adamın...

Gergefini siyah saçlarıyla işlemiştir kadın ,lale lale,çiçek çiçek,yaprak yaprak...
Kesik saçlarından bir tutam alıp, yangın çıkarmıştır o yıkık ambarda anası

Geçen yazdan kalma cesetleri durur başakların,buğdaya durmuş un ki ekmek hasreti ,merdiven altı kara kitap sevdasında dün özlemini saklar yastığının altında toprak ki doygun bakışlı bir yaşlı delikanlıdır zamandan alacaklı ,durup duracaktır alnının yazgısında...


Kadın yalın ayak,topuklarını unuttu raylarda
Vicdanını cüzdanına sarıp denize atacak
Bu son yangın olsun diye çığlık çığlığa kutlayacak o hüzün karnavalını
Her işinin başında kelime_i şahadet getiren oğlunun ak saçlarında dalgalanan bayrak
Ökse otu,eğreti zaman,kader çizgisinde durak
Kadavra kardeşliğinde pıhtılaşan kızıl ayna,yine son durak...
Kızıl denizde asa ve tin
Denizde Atlas
O yalnız tanrı
Çok yorulacak

Kızıl gözlü açelya sessizliğinde mavi bir siyahla göğ buğulanacak ölümde
Kocaman bir es üfleyecekler istasyonlarda kızlar,erguvan tenine,tenlerine...

Yaprak yaprak dökülecek gözleri
Gözleri pamuk ipliğine sevap
Gözleri duru bir kolyedir o adamın artık
Kan revan bir akrep,kendini sokan c’anda tin kıvılcımı
Piromani,kendi kendinde yangın
Ürüzgar olup çağlayacak...

Annesi takacak ömrünce boynunda al elma ,bu madalyonda acıdır yaprak
Bakışsız bir kışa gebe kuşlara hicran! duracak yollarda
Çarpıntısı şimendiferlerin
Korsanların yangısı yazgı ve tin duracak,sığınak,sığınak
Ten kalmamış cinnet,ki düşeş bir vurgu vurgun,katiliz artık hepimiz,boşluğun renginde sevi kuşu adsız mezarda beşik...
Eşiğinden geçemediğiz cennette ana
Boşlukta süzülen evrim,b’iz..


Yangınlar hiç durmayacak
Kıyamet koptu kopacak değil
Çoktan dibe vurdu kadın ,ana,ayna kırıldı...
Ayna kırık
Şarkısı kreşendo yalnızlıktır insanlığın
Piyano taşlarında canhıraş bir çığlıktır artık yankısı ütopik rüyanın
Kadın ninnisine hasret
Hep kendi gözlerine bakacak
Aynası kırık yaşam çiçeği tomurcuğunda cenin,kendine hasret...
Evrende damla su ve toprak
Ve dahi beyaz saçları Adem’in kendine hasret..
Hep bir nakarat ritminde akacak şiir
Hayat hiç durmayacak..

Kızıl kan duvarda
Ve papatya fallarının erkinde aç sulak
Ölü erkek kuşların kırık kanatlarında son yazgıysa yankı
Dağlar yetim
Hep anne diye bağıracak
Sessiz bir çığlıktır arabesk bir çığ altında kalmak
Sese ,söze hasret gidilen lacivert okyanusta
Çakıltaşı gözleri parlayacak adamın
Yitik,soluk o ada ki,adı toprak
Sel baskınında ellerini arayacak annesinin
Tül,bulut,gül ve tozu güneşin,sarı sıcak
Dünyayı aydınlatamayacak
Gecedir artık,baykuşun sesi,amâ yarasa kanadı
Tüm sessizlikler bile suskun
Bakışlardan dönmüş kış ki beyaz bir zambak
Köksüzlüğümüzü tartacağız göğ terazisinde
Tanrısızlığımız ağır basacak....


2 Ekim 2022

31 Ekim 2022 244 şiiri var.
Beğenenler (7)
Yorumlar (1)
  • 2 yıl önce

    Seste ki diri mezarlık ... İşte bu cümle tam oniki den vurdu beni ...