Kokunun İzi

I.

sevmek bir yarayı sevmekle başlar

ben senin ruhumda açtığın bütün yaraları sevdim

sen küfürler yağdırırken içime içime,

ben iğne deliğinden aldığım yarım nefesi de sevdim.

II.

tükettim geçmişe dair ne varsa

dostları, masaları 

ve dahi o masalarda anlatılan uydurma masalları

sen küfürler yağdırırken içime içime,

edebimi tükettim ve saygımı

....

şimdi coğrafya kitaplarına girecek yeni bir ada bul kendine 

Piri bile fark etmemiş olsun.

ki sen patlayan tüm yıldızların şanslı kaşifi 

yapabilirsin!

 III.

kitap aralarında gül kurut mesela 

pul sırala, ayakkabı kutularında peçete sakla

tırtıl yetiştir, koza olsunlar,

kelebek olsunlar mesela.

güzellikler sakla

güzellikler biriksin vitrindeki cam kavanozda.

yaz gelince kışa, kış gelince olgunlaşanları yaza  sakla.

baharları sakla bir bahardan son bahara

eski resimleri, küçülen kıyafetlerini oğlunun,

cam düğmeleri ve çocukluğundan kalma bilyelerini sakla mesela.

Ey gönlümün şanslı kaşifi!

sen iyisi mi beni sakla sol mememin altında.

IV.

bilirim ölmedik daha

şah damarımız soluklanıyor sade bir kuytuda.

kendine gelsin icabına bakar atarında toplarında.

pembeleşir işte o zaman tüm anılar 

umut var ölmedik daha.

V.

minnettar değilim 

sayende değil hislerim 

sayende değil!

payın var elbet yazılanlarda

lakin içimde açılan havalandırma delikleri 

sayende değil!

VI.

çok zorlu bir arkeolojik çalışma sonucu ulaşılabilirsin bende bıraktıklarına

sanki daha dün gittin gibi

ama tam olarak öyle değil.

ince ince dokun kalıntılarıma

sağımda solumda yüzyıllar öncesine ait buluntular. 

en edepsiz kalıntıdır benle bir gömdükleri yalnızlıklar.

...

temizle tozlarımı 

ağız dolusu alkol püskürt gözlerime

beni tem(r)izle

en edepsiz kalıntıdır benle bir gömdükleri yalnızlıklar.

sanki daha dün gittin gibi

ama tam olarak öyle değil.

akşam üzeri belki de

kuşlar göçmeden

sadece dakikalar önce

ama tam olarak öyle değil

hadi beni parlat!

VII.

ölüleri yargılayan,

günahları hakikat karşısında tartan yargıçtın sen

ben ise Osiris,  şarkılarda arana.

Ey Ehriman!

içindeki hangi kuşkudan doğdun sen?

neyi koruduğunun farkında mısın?

farkında mısın gök kubbeye ne yaptığının?

kurtul ateşinden

bırak içindeki öfkeyi

kes ve akıt damarlarındaki siyah kanı

kus ve tükür acıtan yanlarını.

VIII.

yağmurlu havalarda dışarı çıkman yasaklanmalı mesela

kokun siner damlalara

su döngüsü bu

şehrime yağarsın, dayanamam.

...

ben dünyanın en şanslı necef taşıyım

içime sıkışmıştır belki kokun

dağıtma sakın, dayanamam.

IX.

ütopyalar diyorum sevgilim 

onlarda yıkılır.

"bir istiridyenin kıymetli inci tanesi gibi..."

saklandığı yerden söküp atmak için seni

sivri bir çakıdan daha fazlası gerek.

bir ekip çalışması belki

ancak bu kadar muntazam söküp alınabilirdi anılar zihnimden.

ne güzel temizledin içimdeki tümörü

etrafındaki hiç bir güzelliğe zarar vermeden.