köşede oturan adam'ın öğüdü

eselam ya ademoğlu
yine ben :)
şahınşahıya gogo lıngan
köşede oturan adam!

senin için geldim biliyorsun
kulağını aç ve dinle
anlatacağım
ne masal ne efsane!
ne geçmiştir ne gelecek
an be an yaşanan gerçek!
---
göztepe civarında bir hane etrafında
beş altı yaren toplanır sofrasında

yarenler genç, yarenler yiğit, öye ki
hepsinin derdi var bir dava sevdasında
---
önde durur biri, bakışları duman duman
günde bindörtyüz tilki dolanır kafasında

fikri açık, kavrayışı kavi, soyu has kayı
dava ince dokunmuş, atar şah damarında
---
sağındaki az uzun, teni buğday karası
yumrukları sıkılı, bin umut var efkârında

soyu kutlu, boyu ulu, Ali izinde gider
zihni seri, azmi kavi, efkârı neşesinde
---
soldaki has kandan, bıyığı buruk, edalı
her nefeste ah eder, hû vardır nidasında

gâh kasaptır, gâh terzi, bin hüner var elinde
her oyunda başroldür, feleğin sahnesinde
---
karşıdaki akıncı, tuna boyundan gelme
can içre can vardır, teninin kafesinde

nezaket letafet hep onun meziyeti, lakin
atına nal döktürür nice cenk meydanında
---
az geride hatun kişi, peri kızı misali
ne kadar hüner varsa yeşerir kelamında

dahilerden sivri dili gerekse kan döktürür
ameliyat biter bitmez yumuşar devamında
---
az ötede bir er kişi, güneydoğu eşrafından
eli kilit, dili anahtar, gönlü elif davasında
---
iş bu canlar bir araya gelince
nefesler dikkatlenip, zeka hedeflenince
nice ummanlar geçer, ne dağları aşarlar
can sırrı bilmeyenler, hep aldanıp şaşarlar
---
bir merak uyandırır yarenlerin işleri
mezarında lainlerin sızılanır dişleri
---
cemlerinin kudretiyle can sırrına ererler
can'ın nefesiyle mühr-ü süleyman alırlar
biriken kuvvet ile dost bağını kurarlar
---
bir aşığa maşuk olup, gönüllere girer de
insanlık olumunu hepsi tamam yaşarlar
---
işte bunlar, bu civanmert yiğitler
kalpteki gayret ile
üç bin yılda yıkılanı
yirmi yılda yaparlar
güler ağlar aşk ile boğuşup
feleğin çıbaına türlü oyun düzerler
---
şimdi seyret ademoğlu!
bunlar senle yaşarlar
çarşıda pazarda her gün
senle nefes alırlar
ayaküstü sahneler kurup
her usülde her kalemde
tatlı temaşa ederler
---
gözünü aç! iyi bak
kulağınla iyi dinle!
ara bul öğren bunlardan
nasıl insan olunur
şu dünya sahnesine
nasıl gün gibi doğulur
---
ha! ademoğlu!
unutmadan...
arama kelli felli adamlar,
onlar henüz çocuklar...

06,08,2009
22,30
göztepe