On Dört Şubat Mucizesi
Bir on dört şubat akşamı işte
Uzaklarda bir sevgilim var çok uzaklarda
Gözlerine hasret kaldığım
Mavili düşlere daldığım
Ve keman gibi nefesiyle nefes aldığım
Gözlerimi her kapayışımda resmine daldığım
Ama uzaklara olupta dokunamadığım
Ve kokusunu almadığım bir sevgili
Bugün on dört şubatmış
Sevgililer günü dediler
Kırmızı bir gül al sevgiline ver dediler
Sonsuzluğa haykır
O benim bir tanem, o pırlantalı inci tanem diye
Yıldızlara bak ve sizin şarkınızı söyleyenleri duy
Aşk yıldızları muhteşem bir uyum içinde
Ben sende tattım aşkı sevdayı
Senden anladım bir tek kalmayı
Birini sevip onun olmayı diyecekler
Tam o sırada sen gözyaşlarına boyanacaksın
Ve delicesine aşk kokuları alacaksın
Sen aşk sarhoşluğuyla sokakta gezinirken
Sokak başında özlemini göreceksin
Koşacaksın ona doğru
Zakkum çiçeğim arkana bak ben geldim diye
Sokak başındaki yabancı kadın
Pardon benzettiniz herhalde
Sen ürkek bir sesle özür dilerim
İşte o dakikalara da yüreğindeki o kıpırtı son bulacak
Gece olacak ay tavana vuracak
Saat on ikiye on kalacak
Aşk güvercini omzuna konacak
Ve gökten kırmızı güller yağacak
Şaşıracaksın ama aldırmayacaksın
Ara sokaktan çıkan ay yüzlü sana koşacak
Sen kollarını arşa uzatırcasına açacaksın
İşte o zaman gökten inen güller sizindir anlayacaksın
Ve o güllere dikkatlice bakacaksın
Sonunda enteresan bir şey olacak
Çünkü güller üstündeki resmine dalacaksın
Ve hepsini tek, tek toplayacaksın
Tam on dört tane gül olacak ellerinde
Kendi kendine bu on dört şubat demek
Aşkım beni unutmamışsın
Seni çok ama çok seviyorum diyip
Semaya haykıracaksın
Aşk yıldızları sesini duymuş olmalıdırlar ki
Gökten kırmızı karanfiller indirirler
Ve her bir karanfil üstünde ay yüzlünün resmi vardır
Bu kez ay yüzlü seslenir
Aşkım seni çok ama çok seviyorum der
Böylece bir on dört şubat daha geçer
Böylece bir on dört şubat daha geçer
Ve aşk sonsuzluğa doğru göçer
Ve aşk sonsuzluğa doğru göçer