Paşam
Paşam yenildik, paşam serildik, mahpuslarda çürütüldük
Paşam sana layık olamadık, kurduklarını yıkmalarına mani olamadık
Vatanı satanlardan, borca borç katanlardan, iki çift çıkar uğruna yamanlardan
Yakamızı, paçamızı, alnımızı, terimizi alamadık, kurtaramadık vatanın namusunu paşam
Yok mu kurtaran, yok mu soluyan bu zehri, yok mu duyan şu saçma Arapça şarkıları
Yok mu toplanan paraların nerelere, niçin harcandığını gören?
Yok mu sadakayı bile haram demeyip mideye indirenin, pis anlına tunç elini indiren devlet
Derin merin, yok mu ellerinden tutan bu hasta adamın çocuğunu ayağa kaldıracak bir dost
Sırtından vuruyorlar adamın paşam, kalleşçe paraya satıyorlar ruhlarını
Mehmet Akif i bile arap yapmaya çalışıyorlar, utanmıyorlar paşam
Devletin kurumlarına varını yoğunu bırakan sen paşam
Devletin varını yoğunu soyup vergi kaçıran bu kalleşler paşam.
Kur an okunmasın biz anlatalım istiyorlar, yol onarılmasın, ray döşenmesin
Ellerimiz ekmek tutmasın, patatese, kömüre minnet edelim istiyorlar paşam
Yıllardır borcu katladılar, memlekette bir dikili ağaç dikmedikleri gibi
Ormanları, dağları taşları, kuşları ve köyü marabasıyla sattılar paşam
Yok mu bir kurtarıcı, yok mu bir baba yiğit derken,
Bilim adamlarını, gerçek aydınları, seni sevip sayanı, sana saygı duyanı
Kurtarıcı olanları, olabilecekleri, olmak isteyenleri
İçeri aldılar, işkence zulüm ediyorlar paşam
Paşam bizleri affet olamadık, olamayacağız sana layık paşam...
Doğruluk nedir bilmiyorlar, gerçekleri balçıkla sıvıyorlar,
Halimize pek gülüyorlar, milleti güldürmüyorlar,
Nerdeyse vatanı bölecekler paşam
Hali vakti yerinde olanlar sattı vatanı paşam,
Allahtan korkarız diyenler Allah ı mı unuttu neyin nesi paşam
Bunlar Allahtan korksalardı senin yanına gelirdi,
Sanmıyorum hiç birisi gelemez senin yanına paşam...
Dev gibi bir tarih, dev gibi bir kültür,
Gizlemeye çalışır bir Çin, bir Avrupa güldür güldür
Sen bildin, sen gördün, gösterdin.
Bilemedik Paşam, bilemedik kıymetini.
Bir bilselerdi bu 3 ün 5 in peşindekiler
Ellerindekileri feda edip giderlerdi senin yollarına...
Acıyorum hallerine...
O kadar kan ellerinden yıkamakla, denizlere atılmakla geçmez paşam
Bunlar dar-ül harp dedi çok Müslüman'a zulüm etti paşam
Derdimizi anlatabiliyoruz, milyonlar sokaklara dökülüyor, ağlıyoruz
Ancak erteleyebiliyoruz, büyük mezalimeyi paşam...
Sabahlara kadar otursam, yazsam şiirler,
Haykırsam sokak sokak, ev ev derdimi
Anlatsam asıl olanı ve gerçek sevgiyi
Aydınlatamayacağımı anladım paşam
Para ile gelen para ile
Yahut kan ile yıkanacak
Kanımız hak yoluna, senin yoluna helal paşam
Darül harp ise haram zadelik
Onların canına karşı, itlerine kopuklarına karşı
Kanımız al al akacak, bayrağın kanı kaçmış
Bayrak yeniden al al olacak
Sen hiç merak etme paşam...
Bizi tamamen boğmadan, tamamen gömmeden
Vazgeçmeyecekler biliyoruz paşam
Tarih hep böyle oldu, olacak elbet bu gün yakındır paşam
Ama bilmiyorlar mı her yıkılış bir dev devlet,
Her yıkılış bir cihan padişahlığı getirmedi mi bize paşam!
Yıkıldıkça, yıkacağız
Kelle koltukta, kellemize musallat olanlara karşı meşru müdafaa uygulayacağız
İnadına kenarda köşedekileri okuyup, akla mantığa uyana inanacağız
Hak yolundan çıkmadık, senin yolundan da çıkmayacağız
Zaten bizi yola getirecek kaç kul geldi geçti paşam
Samsundan çıkmazsak, çıkarız elbet Adanadan, Muğladan, Vandan
Koşa koşa destanlar yazdık, çarıksızlık bile mani olamadı
Bu cahil cühela mı engel olabilecek paşam
Ümidimiz fazla kalmadı illaki akıtacaklar kanı
Meşru müdafaa sath-ı müdafaa olacak, o satıh bütün vatan unutmadık Paşam.
Nur içinde uyu...