Bayan Carettayı Takdimimizdir
Geceleyin sayfiye yerinde hele de hava sıcaksa binalarda oturulmuyor gerçekten. O zaman bizde kendimizi arkadaşlarla sahil kenarına vurup Orhan Veli’nin Dalgacı Mahmut şiirinden de ilhamla biraz dalgaların senfonisini dinleyelim diyoruz...
Mızıkam her zaman çantada, nereye gidersem gideyim. Az biraz Türk Sanat Müziği hafif müzik ortaya karışık bir şeyler yapmasak olmaz. Tepemizde sayısız yıldız, yanıp da söneni var, durup durup kayanı var, kayamayanı var, büyük ayısı var küçük ayısı var, denizlerde insana ayısı var, var oğlu var... Neşemiz yerinde, arada dalga sesleri de sanki tempo tutuyor mızıka ile gitara...
Bir iki metre ileride, kumlarda bir hışırtı, sağa sola kum atılıyor adeta, birden heyecanlandık hepimiz. Ulan dedim içimden burası dağ başı bir yer tilki filan olmasın... Biraz yaklaştık, o da neeeeee! Bir Caretta Caretta ... İlk defa bu kadar yakından görüyoruz, en azından ben ilk defa böyle yakından ve kocaman bir kaplumbağa görüyorum.
Hemen örgütledim çocukları... Şşşşşşşşşşşşş sessiz olun sessiz, o keretta keretası buraya boşuna gelmemiştir oğlum, susun sesinizi kesin bakayım... O arada sitenin ufak bebeleri de geldiler gelmesine de rahat durmuyorlar ki bebeler, bir çokları zaten çıldırmış durumda... Bunlara bir fırça, ’’kesin sesinizi bakayım önce’’... Belli ki hayvan kazdığına göre yeri buraya yumurta bırakacak. Açılın, uzaklaşın, cep telefonlarınızın ışıklarını da kapatın bakayım. Allah var dinlediler çocuklar.
Epey kazdıktan sonra hayvan yumurtalarını bıraktı ve üstünü de kapadıktan sonra, tam denize doğru hareket edecekken bebelerden biri ’’Ahmet Amcaaaaaaaaaa ya şunu elimize alsak da birer fotoğraf çektirsek sonrada instagrama faceye atsak ne oluuuuuuuur?’’ yalvarıyorlar. Alt tarafı bir kaplumbağa ama onunda canı var sizinki can da onun ki patlıcan mı, bakalım o sizin ile fotoğraf çektirmek isteyecek mi, deyince, yelkenleri suya indirdiler...
Zibidiler o kadar çok ki bir tanesi ’’Yahu Ahmet Amca canım sucuklu yumurta çekti buralara gelirken babam epey sucuk almıştı Afyondan, şu kaplumbağa yumurtalarını eve götürsem de bir sucuklu yumurta yaptırsam anneme ne olur sanki?’’ deyince benimde tepem attı... Ben de ’’Şimdi seni o sucuklarla bir pataklarım, kimse elimden alamaz.’’ deyince, şaka şaka şaka, cümleleri havada uçuştu...
Çocuklara taşlarla işaret koydurdum ’’ Size görev veriyorum bu yumurtaları yavrular yumurtadan çıkana kadar canınız pahasına koruyacaksınız burada olduğunuz müddetçe, kimseleri yaklaştırmayacaksınız.’’ dedim. Çocuklarda seve seve kabul ettiler teklifimi... İşte böyle Bayan Caretta Carettayı takdimimiz budur...