Dert Ortağım
Uykusuz gecelerimin mimarı,
Sevincimin celladı,
İyi günümde kötü günümde benimle olan,
Acı,tatlı,sıcak,soğuk demeden benim tokluğumu sağlayan,
Konuşmamın ve anlaşılmamın tek kaynağı,
Gülüşlerimin minik tılsımı,büyük ağrılar ve sızılar içerinde,yaklaşık otuz dakika süren bir operasyonla,kanlar içerisinde, iki güne kadar varlığından huzur duyduğum ancak hem günlük hayatımı hem de iş hayatımı olumsuz yönde etkilemesinden şikayetçi olduğum azı dişime bugün veda ettim.
Doğum sancısına benzeten de vardır bu diş ağrısı cehennem azabına benzeten de.Benim şansımdandır artık ne zaman dişim ağrısa ya oruçluktur ya dini bayramdır ya da resmi bayram,yani heryerin kapalı olduğu,herkesin ailesiyle ya da arkadaşlarıyla hoş vakitler geçireceği günler.
Özel bir diş polikliniğinin kapısı çaldım ve beni güler yüzlü, orta yaşlarında,genç ve güzel bir bayan karşıladı,şikayetimi sordu ayak üstü,söyledim;
-Buyrun,dedi,şöyle geçin,bakalım.
Aradan iki dakika geçmeden:
-Şikayetiniz nedir,beyefendi,diye bir ses daha duydum sol tarafımdan diş sandalyesine uzanırken.
-Hocama anlattım,muayene edecek,deyince ikisi de gülmeye başladı.
-Doktor, benim,dedi,hem çok şaşırdım hem çok gurur duydum,lise talebesi gibiydi o güzel doktor,belki de yiğenimle yaşıttı,kendisine başarılar diliyorum yolu açık olsun ve;
"Kızlar okuyup da ne olacak,kızlara yapılan yatırım ölü yatırımdır."diyen geri kafalılara da ders olsun.
Doktor hanım reçetesini yazarken dert ortağım bana,"senle yollarımız ayrıldı ve ben görevimi tamamladım,diğer organların da görevlerini tamamlayacaklar zamanla,unutma,seni de birgün benim gibi bırakıp gidecekler,"der gibiydi.