Dilek ile Dileğim
Dilek ile bir dileğim var mıydı,vardı,nesine yalan söyleyeyim hoşlanmıştım ondan beş-altı yıl önce daha doğrusu sevdirmişti bana kendini,onunla karşılaşabilmek için can atıyordum iş yerinde ancak departmanlarımız farklı olduğu için sadece yemekhanede karşılaşabiliyorduk orada da konuşma fırsatı olmuyordu bön bön bakışlar arasında. Gel zaman git zaman,bunu sosyal medyadan bulup arkadaşlık isteği gönderdim,kabul etti ve başladık mesajlaşmaya,konuşmaya.Derler ya herşeyin "ilki"güzeldir iyice arkadaş olduk ve adım adım ilerliyoruz sevgili olma yolunda.
Dilek,bizim iş yerinden ayrılınca aslında ilk ayrılığımız gerçekleşmişti çünkü gözden ırak olan gönülden de ırak olur derler ve de doğrudur.Dikkatimi çeken bir şey vardı: profil sayfasında resmi yoktu."Buna nerden çıktı şimdi,profiline fotoğraf koyma zorunda mı?" diyebilirsiniz ama bundan kıl kaptım ve devamlı soruyordum:
"Resmin neden yok?"
"İstemiyorum,sevmiyorum,boşver,daha sonra"gibi gerekçelerle geçiştirse de sonunda itiraf etti:
"Sevgilim istemiyor."
Selamı sabahı kestik o günden sonra geçenlerde ise tanıdığım bir arkadaşın durumunda karşıma çıkıverdi;açılıp saçılmış,allanıp pullanmış, bambaşka Dilek oluvermiş,kafedelerdi.
Şu turizm sektöründe bu gözlerim neler neler görmedi ki, kulaklarım neler neler duymadı ki...İnsan kaynağı açısından benim için çeşitli fırsatlar sunan bu sektöre vefa borcum var.