Gözünün Üstünde Kaşın Var A.Ş
Esnaflıktan gelen bir çevre genişliği olsa gerek küçük esnaf diye tabir edilen dükkanlara girdiğim zaman onlar ile sohbet etmeye dertlerini sıkıntılarını anlamaya çalışırım, çözemem belki sıkıntılarını ama, en azından onlarla paylaşırım...
Küçük Esnaf dediğin zaman o kadar çok işletme o sınıfa giriyor ki saymakla bitmez. Hatta ben biraz daha abartıp söylemi ’’Dar Gelirli Bol Giderli Çok Atarlı’’ Küçük Esnaf diyorum, inşallah esnaf kardeşlerim bu tabir için bana kızmaz... Nasıl bol giderli olmasın ki, kiralar masraflar bir taraftan vergiler bir taraftan, maliye zabıta başka taraftan, gider gelir küçük esnaf kardeşlerime gün yüzü göstermezler...
Tamam anladık büyük firmaların devlete büyük katkısı var, vergileri de ona göre fazla, istihdamda yaratıyorlar, sigorta primi ödüyorlar, ama bunun yanında da dişinden tırnağından artırıp küçük esnaf olup memlekete vergi veren hizmet edende bir dolu bayan olsun erkek olsun vatandaşımız var. Bunlarında bakmakla yükümlü oldukları eşleri ve çocukları var. Zırt pırt maliyecini ya da zabıtanı gönderip niye adamları canından bezdiriyorsunuz?
Bir pideci arkadaşın dükkanına girdim beş on tane pide yaptıracağım. Laf lafı açar ya, sohbete başladık. Pideci Kardeş ’’Ağabey bizi hiç boş bırakmıyorlar, yazar kasamızı pos makinemizi denetlerler, bir şey bulamazlar, ama emir aldık kardeş biz de emir kuluyuz yine de sana ufak bir ceza kesmemiz lazım, bizi uğraştırma, deyip, bizi hem yıldırıyorlar hem de işten ve de para kazanmaktan soğutuyorlar.’’ Çok şaşırmamıştım bu anlatılanlara...
Bende yıllar yılı aynı şekilde esnaflık yaptığım için anlayabiliyordum arkadaşların anlattıklarını ’’Desene hiç bir şey bulamazlarsa gözünün üstünde kaşın var deyip yine kesecekler cezayı.’’ Kafa sallayarak beni onayladı dükkan sahibi arkadaş. Döndüm ’’En iyisi biz bunlara kısaca Gözünün Üstünde Kaşın Var A.Ş desek nasıl olur?’’ Pideci arkadaş ve kürekçisi bana ’’Hay sen yaşa ağabey tam da senin dediğin gibi bunlar.’’
Pideler bitmek üzereydi ayak üstü sohbet tat veriyor. Esnaf arkadaş kiralardan yakındı biraz. Ortalıkta nakit dolaşmamasından dem vurdu, kazandıklarımızın bir kısmı banka komisyonlarına gidiyor diye de ekledi... Ben de ’’Oysa ki küçük esnaf toplumun çimentosudur, o para kazandı mı o esnaftan ailesiyle birlikte kaç kişi ekmek yer helalinden.’’ dedim, sonra parasını ödedim ’’Allah yardımcınız olsun’’ deyip çıktım, ha bir de bereket versin ağabey deyince bereketini görün cümlesini de ekleyerek tabi ki. Bakıyorum hiç bir büyük markette kasadaki bayan ya da erkek size bereket versin demiyor, demesinler bakalım, kaçıp gider sonrada oradan bereket bakarsın...