Karabatak
"Kadınları anlamanın yolu var mıdır,"diye sorsalar: "Bu soru TUS sınavında bile çıkmaz çünkü çok zor ve cevabı yok,"diye cevap verirdim.
Uzun boylu,esmer,ince belli ve neşeli bir garson var,annesiyle yaşıyormuş güya doğruysa,eşinden boşanmış ve çocuğu var mı yok mu bilmiyorum. "Erkek arkadaşım var."demişti bir ara,olabilir bunda bir gariplik yok zaten.Genç kadın,elbette evlenecek yeni bir yuva kurmanın heyecanını yaşayacak onun da hakkı evlilik kutsaldır.
Evli ve iki çocuk sahibi arkadaşla çok samimi olmaya başladılar,çay molalarında beraber,sabah akşam serviste hep aynı koltuğa oturup liseli aşıklar gibi muhabbet ediyorlar,onları görenler karı-koca sanmakta son derece haklılar.
Garson kızda bir hava bir hava;saçlarını boyatıp yanlara salmalar,ince ve dekolteli elbiseler giymeler,mini etekler,şortlar...
İlişkisi olduğu düşünülen o arkadaşa:
-Kiralık ev arıyormuşsun,dediler bulabildin mi?
-Evet arıyoruz,uygun bir yer olursa haberimiz olsun,dedi.
-Kendin için mi arıyorsun?
-Yok tanıdık yaşlı bir teyze için,tanımazsınız.
Karabatak'ı herkes tanıyordu aslında ama kimse ses etmedi.