Kuş Kardeş
Bir türlü uçmak istemiyordu kuş. Ona bugün ne olmuştu acaba ? Yapraklarıyla bekleyen ağaç dalı, dayanamadı artık :
- Hani üzerimde konma sırası bendeydi bugün ? Niye uçup gelmiyorsun kuş kardeş ?
Sanki gökyüzü kendisine dar geliyordu. Kanatlarının yorgunluğunu hisseden kuş :
- Hiç sorma dal kardeş. Biliyorum, sıra sendeydi. Halim yok nedense. Biraz dinlensem kendime gelirim belki.
Bir umuttur diye bekleyen dal :
- Tamam dinlen o zaman sen. Bak, sesini çok özledim. Bekliyorum yeni şarkılarını.
Acaba bu durumdan nasıl kurtulabilirdi ? Yaşlandığını anladı bir an. Ağaçlara ne de çok ilgi duyuyordu. Onlarsız bir gün bile vakit geçiremiyordu. Şimdi ise istemiyordu.
Aklına şahane bir fikir gelen kuş :
- Dal kardeş, şimdi beni iyi dinle. Çocuklara, uçurtmalarını sana vermelereni söyle. Sen de rüzgâra ver. Rüzgâr da bir şekilde yerimden kalkmamı sağlar. Ne diyorsun ?
Dal :
- Fena fikir değil hani. Anlaştık kuş kardeş
Ve ben böylece beklemeye başladığım o müjdeli haberlere, bir tık daha yaklaşmıştım.