Üçü de Bizi Ayırmak İçin Çok Çabaladılar
Oysa ki seneler önce ilk evlendiğimiz yıllarda hanımla, çocuklar ile de bir sorunum yoktu, gül gibi geçinip gidiyorduk, mutluyduk, hem de çok mutlu. Şimdilerde aramıza kara kediler, beyaz kediler, sarı kediler, bilumum kediler girdi...
Çok çabaladılar aramıza ayrılık tohumları ekmek için, başında çok direndik ama, neticede ayrıldık işte. Artık onların kendi dünyası var, benim kendi dünyam. Mutlu muyuz kendi dünyalarımızda? Hem mutluyuz hem de mutlu değiliz. İki arada bir deredeyiz. Hayat bizi çekip götürüyor, bakalım nereye kadar sürükleyecek bu ayrılıklarımızı...
Allah var, üçü de bizi aramızı bozmak için çok çalıştılar, haddinden fazla, bizde de kabahat var, biz de onlara çanak tuttuk adeta... Yeri geldi birbirimize tek kelime etmeden gün ve geceler geçirdik. Sadece koridorda ya da mutfakta karşılaşırsak eğer es kaza bir selam verdik, o da yarım ağızla sonra tekrar yerimize döndük...
Onlar hayatımıza girmeden, bu kadar etkili olmadan önce beş on kelime konuşurduk yine hanım ile çocuklarımızla... Bir odaya toplanır sorunlarımızı, ailemizin durumlarını tartışırdık. Bayramlarda annemizin babamızın elini öper, büyüklerimizi ziyarete bile giderdik. Üstümüze ölü toprağı serpilmiş gibi, bir türlü o ölü toprağını sıyırıp atamıyoruz, yakınlarımızla daha samimi, daha bir candan ilişki kuramıyoruz, bu üç zibidi yüzünden.
Akıllı telefon, bilgisayar ve televizyon resmen aile ilişkilerimizin içine ettiniz, çok sağ olun, var olun, diyemiyorum size... Çok çaba harcadınız üçünüzde bizi birbirimizden ayırmak için ve eninde sonunda başardınız bunu. ''Size ne kadar beddua etsem azdır.'' diye de bir cümle kuramıyorum, Allah var zaman zaman, hatta çoğu zaman, çok işimize de yarıyorsunuz. Keşke ben ve aile efradım bu kadar takılmasak bu elektronik aletlere, birbirimize daha fazla zaman ayırabilsek. Hayır mahkemeye versem eğer sizi, hakim kesin beni ve ailemi suçlu bulur da ''Oğlum takılmayın bu kadar akıllı telefonlara bilgisayarlara zaman zaman kapatın bütün elektronik aletleri, girin bir odaya eşinizle çocuklarınızla dertleşin.'' diye nasihat eder.
Çok doğru Ahmet Hocam. Bu elektronik aletler, ne sıcak sohbet bıraktı, ne de samimi selam vermeler. Aklımızı fikrimizi resmen esir aldı gidiyor. Allah sonumuzu hayreylesin.
Evet hocam benim tezimdir zaten aile birliğini parçalama çabaları diye,evlilik yok,dostluk yok,bireyselci ve özgürlük adı altında tüm bağlarımızı koparmak ki başarılılar bu konuda...