Üst Yönetici
Ülkenin saygın sayılabilecek üniversitesinin en popüler bölümünden dereceyle mezun olmuş, üç yabancı dili ileri düzeyde bilen ve entelektüel üst düzey bir yöneticinin özeleştirisi veya itirafı diyebileceğimiz şu konuşması çok dikkat çekici değil mi?
"Ömrümün okul sıralarında geçmesini çok isterdim;kitaplarım,defterlerim,kalemlerim ve silgim,benim için,yeryüzünün en çıkarsız dostlarıydı."
"Sadece öğretmenimizden azar işitmek isterdim,haylazlık yapıp ödevlerimizi yapmadığımız zaman."
"Keşke cebimde iki simit,bir tost,bir ayran alacak kadar param olsaydı da, hayallerim bana küs olmasaydı."
"Sabah ezanından akşam ezanına kadar tarlalarda amelelik yapan altmış yaşındaki o mübarek insan,babam,koysaydı cebime sadece harçlığı da bereketi olsaydı, toplantı köşelerinde kendini bilmez küstahlar,bahşiş adı altında rüşvete tesebbüs etmeselerdi."
"Yalnızlığı yaşayamıyorum bazen 'ne halimiz varsa görün,'deyip gitmek istiyorum insanların olmadığı yere çok bunaldım.Kendi kendini yönetemeyen insanları yönetmeye kalkışmak kadar budala iş yoktur."