Ustanın İşine Karışılmaz
Bir pazartesi günüydü,sabahın erken saatlerinde her zamanki gibi çırak, berber dükkanını açmış ve etrafı temizledikten sonra ustasını beklemeye koyulmuştu.Ustasını seviyor ancak kimi huylarına çok gıcık olurdu.
"Naber ufaklık,"diye dükkana girerse sorun olmazdı,yengeyle arasının iyi olduğu anlaşılırdı fakat:
"Bu nasıl trafik,insanda yaşama hevesi bırakmıyor ki," diyerek suratı asık şekilde dükkana girer ise yanına hiç yaklaşmayın pimi çekilmiş el bombası gibi olurdu.
-Aynalar silindi mi?
-Silindi usta.
-Koltukların örtüsünü...
-Hepsini değiştirdim usta.
-Makaslar,taraklar,fırçalar...
-Hepsi yerli yerinde usta.
Önce genç bir adam geldi ve saç traşı yaklaşık on beş dakika sürdü,arkasından ise orta yaşlı bir adam geldi ve traşı yaklaşık kırk beş dakika sürdü üstelik biraz da keldi.Bu durum çırağın dikkatini çekti ve sorduğunda ise şöyle diyordu ustası:
-Ustanın işine karışılmaz,ufaklık, o genç adam sadece ücreti verir diğer adam ise hem ücreti verir hem bahşiş bırakır o yüzden onun traşını sadece tarak ve makasla usul usul yaptım ki daha çok özen gösterdiğimi düşünsün ve ona göre bahşiş bıraksın.