96 dan Geriye
pembe topuklu kadınlar gibi
ezmeli kaldırımları
ve bir dilim tebessüm sunulmalı
patlamayan flaşlara
etekleri rüzgarda uçuşan
eskimiş ruhların umarsızlığıyla
modası geçmeyecekmiş özlemenin
kakül boyu kaş hizası kaldığı müddetçe
dipnot gibi kalacakmış zihinlerde
heyhat
ne ben yazarım
ne sen hikaye
lakin ciltleyesim gelir
kulak zarımı yırtan uğultusunu
sen nöbetini tutarken zamanın